11 Mart 2020’den bu yana ülkece Koronavirüs pandemisiyle mücadele etmeye başladık. AKP’giller sürecin en başından beri gerçekleri halktan sakladılar. Gerçek vaka sayılarını, ölüm sayılarını paylaşmadılar, gerekli önlemleri almadılar. Küba’da, Çin’de başarıldığı gibi kontrol altına alınabilir bir salgın sürecinde,  AKP’giller iktidarının gerekli önlemleri almaması nedeniyle ülkemizde binlerce yurttaşımız hayatını kaybetti ve kaybetmeye de devam ediyor!

Peki bu süreçte eğitim emekçilerimiz neler yaşadı? 15 Mart’tan itibaren ilkokul,  ortaokul ve lise kademelerinde yüz yüze eğitime ara verildi; daha sonra da üniversitelerimiz aynı kararı aldı. Bu dönemde kullanılmak zorunda kalınan Eba platformu da,  üniversitelerin uzaktan eğitim altyapıları da yetersiz kaldı. Binlerce öğrenci imkanı olmadığı için hiçbir eğitim faaliyetine katılamadı ve bir dönem bu şekilde tamamlandı!

Yeni döneme başladığımızda ise sorunlar katlanarak artmaya devam etti. Üniversitelerimiz ilk dönem için sadece uzaktan eğitimle faaliyetlerine devam ederken, ekim ayında ilkokul, 8. sınıf, 12. sınıf ve anaokulu kademelerinde yüz yüze eğitime geçildi. 7 ay boyunca okullarımızda hiçbir fiziki önlem alınmadığı görüldü, sadece sınıf mevcutları azaltılmakla yetinildi. 5 hafta boyunca kontrolsüz ve plansız bir şekilde başlanan bu sürecin sonucunda, vaka sayıları 2’inci pik noktasına ulaştı ve yüz yüze eğitime ara verildi.

Ocak ayında başlayan aşılama sürecinde öncelikle bu sürecin başından beri en ön safta ve en büyük mücadeleyi veren sağlık emekçilerimiz aşı oldu. Sonrasında ise öğretmenlerimizin hızla aşılanacağı ve 2. dönem için yüz yüze eğitime hızlıca geçilmek istendiği söylendi. Pandemi boyunca laf salatası ve şiirsel güzelleme yaparak halkımızı kandırmaktan başka bir şey yapmayan, eğitimin kalitesine ve eğitim emekçilerinin sağlığına zerre önem vermeyen  AKP’giler’in Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, aşı sürecinde de aynısını yapmaya devam etti. Şubat ayında tamamlanıyor, mart ayında tamamlanıyor derken, nisan ayına gelmemize rağmen öğretmenlerimizin yüzde 10’u bile aşılanamadı!

Aşılama süreci başlamadan, ikinci dönem 15 Şubat’ta tüm köy okullarımızda ve özel okullarımızda, 2 Mart’tan itibaren de illerin risk durumuna göre farklı kademelerde devlet okullarımızda yüz yüze eğitime geçildi. Aynı şekilde üniversitede çalışan eğitim-bilim emekçilerimiz de aşılama süreci tamamlanmadan uygulamalı derslere başladılar.

Son açıklanan salgın verilerine baktığımızda, neredeyse tüm illerimiz salgın açısından çok yüksek riskli olmuştur. Okulların açılmasıyla salgın 3’üncü pik noktasını görmüş ve eğitim emekçilerimizden de hayatlarını kaybedenlerin sayısı hızla artmaya başlamıştır. Tüm bunlara rağmen ne yüz yüze eğitime ara verilmiş ne de öncelikli olarak aşılanması gereken eğitim-bilim emekçilerimizin aşıları tamamlanmıştır! Kısacası AKP’giller Eğitim-Bilim emekçilerini de ölüme terk etmiştir! (07.04. 2021)

Halkçı Eğitim-Bilim Emekçileri