Ataması Yapılmayan Bir Öğretmen Daha Parababalarının Kȃr Hırsına Kurban Gitti

Ataması Yapılmayan Bir Öğretmen Daha Parababalarının Kȃr Hırsına Kurban Gitti

Ataması Yapılmayan Bir Öğretmen Daha Parababalarının Kȃr Hırsına Kurban Gitti
Manisa Organize Sanayi Bölgesinde yer alan Sarp Plastik ve Kalıp Sanayii’nde çalışan atanamayan Sosyal Bilgiler öğretmeni Hasan Songur adlı işçi yaşamını yitirdi. Sarp Plastik Sanayii’nde 20 gündür çalışan Hasan Songur, enjeksiyon makinesine düşen parçayı almaya çalıştığı sırada pistonların kapanmasıyla yaşamını yitirdi. 25 yaşındaki Songur, Sosyal Bilgiler öğretmeniydi, ataması yapılmadığı için ücretli öğretmenlik yapıyordu. Ücretli öğretmenlikten önce çalıştığı fabrikanın FETÖ bağlantılı çıkması nedeniyle ücretli öğretmenlikten de atılan Songur, Sarp Plastik’te çalışmaya başlamıştı (Gazete haberleri 24.02.2018). 
Kalıp makinesinde sensör veya düşen parçaları temizleyen bir alet olmadığı için, Hasan öğretmen de  düşen parçaları kendi temizlemeye çalışmış, çomakla temizlemeye çalışırken pistonların kapanmasıyla, vücudunun ezilmesi sonucu hayatını kaybetmiştir.
Görüyorsunuz Parababaları daha fazla kazanacağım diye, iş güvenliği uzmanı bulundurmadıkları gibi gerekli önlemleri de almamaktadırlar. Bunun sonucu olarak atanamayan gencecik bir öğretmenimiz  ‘’iş cinayeti’’ ne kurban gitti.

Ataması yapılmayan öğretmenler olayı AKP’giller’ce faciaya dönüştürülen eğitim sistemimizin en acıklı ve trajik yönünü oluşturuyor. Herhangi bir sosyal güvenceden yoksun, boğaz tokluğuna çeşitli işlerde çalışmak zorunda kalıyorlar.  Örneğin inşaatlarda çalışıyor, pazarcılık yapıyor, kâğıt topluyor, temizlik işçiliği yapıyor veya özel sektörde çok düşük ücretlerle çalışıyorlar. Ataması yapılmayan öğretmenlerin bir kısmı ise ne yazık ki tüm umutlarını yitirdikleri için bunalıma giriyor ve ne yazık ki yaşamlarına son veriyorlar.
Onca emek, onca umut, onca yaşam bu kahrolası kanser düzeninin çarkları arasında yok olup gidiyor.
Hangi birini sayalım ki? Atama istediği için gözaltına alınan öğretmenleri mi, Aydın’da atanamadığı için intihar eden Alim öğretmeni mi, gerici eğitim sistemini eleştirdiği için görevden alınanları mı, Yalova Valisi tarafında hakarete uğramasının ardından kalp krizi geçirip yaşamını yitiren Halil Serkan Öğretmeni mi, yolu kesilerek katledilen Necmettin öğretmeni mi, yoksa Fetullahçı avı kapsamında gözaltında kalp krizinde ölen Gökhan öğretmeni mi?
Değerli eğitim emekçileri;
Bir yandan yıllardan beri AKP iktidarı tarafından öğretmenlik, meslek olmaktan çıkarılmaya çalışılmakta, öte yandan da eğitim sistemimiz gün geçtikçe gericileştirilip, tarikatların eline teslim edilmekte, laik ve bilimsel eğitimden uzaklaştırılmaktadır.
Ama çok derdin tek ilacı, her zaman olduğu gibi örgütlü mücadeledir!
Biz Halkçı Kamu Emekçileri olarak mesleğimizin geleceği ve onuru için eğitim emekçilerini bizimle birlikte örgütlü mücadeleye çağırıyoruz. 24 Şubat 2017
Yaşasın Kamu Emekçilerinin Örgütlü Mücadelesi!

Halkçı Kamu Emekçileri

Sosyal Medyada Paylaşın: