Yaşamı öğrenme ve öğretme heyacanı üzerine kurgulayan,

her günü binlerce umut ekerek çoğaltan, dokunduğu yürekte çiçekler açtıran,

aydınlık yarınların yolunu çizen,

öğrencilerine her an nefes olan, tükenmez enerjisiyle dünyayı sınıfına taşıyan, eşitlik, barış ve adaletin olduğu bir dünya uğruna verdiği sınıf  mücadelesini okulun dışına taşıyan,

aşılmaz duvarları örgütlü mücadelesiyle yıkan,

döktüğü alın teriyle satır aralarında yaşarken, Laik, Bilimsel, Parasız, Demokratik Eğitim Hakkı için bir õmür harcayan

Ve

Yaşam sevinciyle donanmış,

Dünyanın bütün sabahlarında

Yasamı tekrar doğuran

Devrimci Eğitim ve Bilim Emekçilerine selam olsun!

“Öğretmenler egemen sınıfların emir kulu ve yönetici tabakaların çocuk avutucuları değillerdir.”diyen TÖS (Türkiye Öğretmenler Sendikası)’ün efsane kurucusu Fakir Baykurt’un devrimci mirasını dün olduğu gibi  bugün de savunan ve bu uğurda   Laik, Bilimsel, Parasız ve Demokratik Eğitim mücadelesi veren Halkçı Kamu Emekçisi öğretmenler olarak;

AKP’giller’in ülkemizi Ortaçağ karanlığına sürüklenmesine izin vermeyen ve her okulda yanan çoban ateşleriyiz!

Eğitim sistemimizi gericilestiren ve õzelleştiren tüm sinsi planlarına karşı direniyoruz!

Çünkü eğitimin yapı taşları bizleriz!

Mustafa Kemal Atatürk’ün “Öğretmenler, yeni nesil sizlerin eseri olacaktır!” diyerek 100 yıl önce görev yüklediği Cumhuriyet’in õğretmenleriyiz biz!

 Vatanımızın bağımsızlığı ve çocuklarımızın geleceği yolunda verdiğimiz onurlu mücadele 100 yıllık heyecan ve güçle bugün de devam ediyor!

İktidara getirildikleri ilk günden bu yana geçen 21 senede gericilik kuşatması altında okullarımızı Peşaver Medreselerine dönüştüren, öğretmenleri de bu karanlık emellerine ortak etmek isteyen AKP’giller’in hedefinde hep Laik ve Bilimsel Eğitimin çökertilmesi oldu. Son dönemde AKP’giller’in Eğitim Bakanlığı koltuğuna oturtulan Yusuf Tekin de önce karma eğitimi sorunlu bulduğunu ve bunun için de Kız Okullarının açılması gerektiğini söyledi. Şimdi de öğretmenlere beyaz önlük giydirme telaşında.

Eğitim kurumlarındaki türban serbestisinden sonra kadın bedenini örtmeye yönelik bu girişimin bir adım sonrasını görebilmek çok zor değil! Kızların olmadığı okulları hayal eden Şeriat özlemcilerinin, bir sonraki hedefi tesettürlü kadın öğretmenler!

Eğitim sorunlarının katlanarak devam ettiği, atama bekleyen öğretmenlerin sayısının 1 milyonu geçtiği   dõnemde 5 Ekim bizler açısından kutlama değil bir mücadele günü anlamı taşıyor.

Eğitim emekçilerinin uluslararası alanda birlik, dayanışma ve örgütlü mücadelesinin simgesi olan ve evrensel anlamda mücadeleyi önceleyen bu günde, Halkçı Kamu Emekçileri olarak;

Ülkemizin içinde bulunduğu tüm olumsuz koşullara, baskılara ve şiddete karşı,

Tüm halkımızı ve eğitim emekçilerimizi AKP’giller’in Ortaçağcı gerici politikalarına karşı  birlikte örgütlü mücadeleye çağırıyoruz.

Yaşasın Laik, Bilimsel, Parasız ve Demokratik Eğitim Mücadelemiz!

Halkçı Kamu Emekçileri

    05. 10.2023