AKP’giller şimdi de öğretmenlerimizin hizmet içi eğitimini Ortaçağcı gerici tarikat, cemaat ve derneklere teslim ediyorlar!

AKP’giller şimdi de öğretmenlerimizin hizmet içi eğitimini Ortaçağcı gerici tarikat, cemaat ve derneklere teslim ediyorlar!

MEB, merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatı personeli ile talepleri halinde özel öğretim kurumları eğitim personelinin mesleki gelişim ihtiyacının karşılanmasına yönelik eğitimlerin planlanması, uygulanması, yönetimi, izlenmesi ve değerlendirilmesine ilişkin usul ve esasların belirlendiği yeni Hizmet İçi Eğitim Yönetmeliği’ni11 Mart 2022 tarihinde yayımladı.

Buna göre; hizmet içi eğitim faaliyetlerinde görevlendirilecek eğitim görevlisi, Bakanlık personeli, üniversiteler, diğer kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör çalışanları ile sanat ve mesleğinde temayüz etmiş kişilerden eğitim programının içeriğine uygun uzmanlığa sahip olanlar arasından seçilecektir.

Yeni yayımlanan bu yönetmeliğin dayanaklarından ikisini hatırlatalım: Biri10 Temmuz 2018 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi; diğeri de Sendikamız Eğitim-İş’in ve yüz binlerce eğitim ve bilim emekçisi ile onların sendikal örgütlerinin tüm itirazlarına rağmen AKP’giller’in, koltuk değnekçisi MHP ve başta Eğitim-Bir Sen olmak üzere onların güdümündeki sarı sendikaların desteği ile 3 Şubat 2022 tarihinde yürürlüğe koyduğu Öğretmenlik Meslek Kanunudur. (https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/19.5.1.pdf

Görüldüğü üzere kendileri de bir ABD projesi, yapımı olan AKP’giller’in Reisi, devletin tüm kurumlarındaki işleyişi kendi Ortaçağcı gerici özlemlerine göre önceden dizayn etmiş; yeri ve zamanı geldiğinde de perdenin önündeki sözde Bakanları da harfiyen Reislerinin direktiflerine göre yönetmelikler, kanunlar çıkarmaktadır.

11 Mart 2022 tarihli MEB personelinin hizmet içi faaliyetlerini düzenleyen yeni yönetmeliği de böyle okumak gerekmektedir.

Sınıf karakterleri gereği üretim ile doğrudan ilişkisi olmayan, ümmetçi, vatan ve millet düşmanı olan, ABD yapımı bu Ortaçağcı şeriat özlemcileri, Laik Cumhuriyet ve ona dair en küçük bir hatırlatma ibaresi taşıyan her şeyi halkın belleğinden silmeyi hedeflemektedir.

AKP’giller, “kindar ve dindar nesil” yetiştirme projesi kapsamında, eğitimde Ortaçağcı gericiliğe giden yolları adım adım büyük bir ustalıkla döşedi. 4+4+4 kesintili eğitim sistemi ve bu yolla ders programlarında yapılan gerici, laiklik düşmanı, bilimsellikten uzak, cinsiyet ayrımcı değişiklikler, öğretmen yetiştirme programları, bakanlık merkez ve taşra yönetimlerinin liyakatsiz kişilerle doldurulması, neredeyse tüm merkezi ve taşra yönetim kadrolarının İmam Hatip kökenlilerle doldurulması, değerler eğitimi altında anaokullarındaki körpe beyinlerin Muaviye-Yezid, CIA/ Pentagon dini ile afyonlanması vb.Ortaçağcı gerici uygulamalar, tüm eğitim kurumlarımızı Peşaver Medreselerine çevirdi.

Cumhuriyet tarihinin gelmiş geçmiş en halk düşmanı iktidarı olan AKP’giller’in MEB’i, ağababası AB-D Emperyalistleri ve onların emrine amade BOP eşbaşkanı Reis tarafından kendisine verilen görevi harfiyen yerine getirmektedir. Eğitim ve öğretim alanında halkın çocuklarının beyinlerini Ortaçağcı gerici ideoloji ile donatma görevini, sürekli yaptığı gizli ve açık protokoller, yönetmelik değişiklikleri ile sürdürmektedir. Çeşitli cemaat ve tarikatlar ya da iktidara yakınlığıyla bilinen vakıf ve derneklere MEB kapılarını, devlet okulları ve özel okulların tüm imkanlarını sonuna kadar açmış ve açmaya da devam etmektedir.

Hepimiz biliyoruz ki, devlet eliyle özel okullar ve dolayısıyla da çoğu tarikat ve cemaatlerin özel okulları ve TÜRGEV, TÜGVA ve ENSAR gibi Ortaçağcı gerici kurumlar, her biri bir din derebeyliği kurmuş çeşitli gerici tarikat ve cemaatler, dernekler imzalanan gizli ve açık protokoller aracılığıyla AKP’giller’in Milli Yeyim Bakanlığı eliyle yemlenmektedir. Dolayısıyla da körpecik beyinlerimizi zehirli bir örümcek gibi ağlarla örmüştür.

Artık sıra eğitim ve bilim emekçilerine gelmiştir.

Özel ihtisas gerektiren öğretmenlik mesleğine seçimle ilgili muğlak ifadelerin olduğu kanun ile gün gelecek yukarıda saydığımız yılan yuvası Ortaçağcı yapılar da öğretmen seçebilecektir. Zaten bu yeni yayımlanan Hizmet içi Yönetmeliği ile de Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde önceden çerçevesi çizilen “sivil toplum kurum ve kuruluşları”, -siz bunları Ortaçağcı gerici tarikatlar, cemaatler ve dernekler olarak okuyunuz-, öğretmenlerin eğitiminde rol alacaklardır.

Toplumsal Mücadeleler Tarihine yön veren ustaların deyimiyle somut durumun somut tahlili budur.

Bizler, Halkçı Eğitim ve Bilim Emekçileri, ABD yapımı AKP’giller eliyle ülkemizin içine sürüklendiği bu Ortaçağcı gerici gidişatın sürgit devam etmeyeceğini biliyoruz. Bu gidişata dur diyebilecek Cesaret Vatanına sahip, Bilimli, Bilinçli, Kararlı, ‘fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” yetiştirecek öğretmenlerimizin bu topraklarda bir güneş gibi doğacağı günlerin yakın olduğunu biliyoruz.

Bu inanç ve kararlılıkla tüm eğitim ve bilim emekçilerini bu mücadelemize omuz vermeye çağırıyoruz.

Yaşasın Laik, Bilimsel, Demokratik, Parasız Eğitim Mücadelemiz! (13.03.2022)

Halkçı Kamu Emekçileri

 

 

 

 

 

Sosyal Medyada Paylaşın: