Alman Tekeli Delivery Hero’nun Türkiye’deki bir iştiraki olan Yemeksepeti Şirketi, pandemi koşullarında dahi yaşamlarını tehlikeye atmak pahasına insanlarımıza hizmet götüren Yemeksepeti Çalışanlarına sefalet ücreti dayatmış, bunu kabullenmeyen çalışanlar kontak kapatarak Türkiye’nin dört bir yanında Nakliyat-İş Sendikası önderliğinde direnişe geçmişlerdir. Bugün, kararlı direnişin 22’nci günüdür.
Yemeksepeti Çalışanlarının talepleri son derece haklı ve meşrudur. Geçtiğimiz yıllarda sürekli Asgari Ücretin üzerinde ücretlerle çalışan Yemeksepeti İşçilerine yapılan zamla oluşan yeni ücretler, AKP’giller’in belirlediği Sefalet Ücreti olan Asgari Ücrete denk gelmektedir. Bilindiği gibi insanlarımızın Asgari Ücretin altında çalıştırılması yasal olarak suçtur. Dolayısıyla aslında Yemeksepeti Çalışanlarına yapılan zam oranı yüzde sıfırdır.
İşte bu yüzden Yemeksepeti İşçileri 5.500 TL net ücret talep etmektedir. Yoksulluk Sınırının 14 bin 200 TL civarında olduğu, Açlık Sınırının ise çoktan yeni belirlenen Asgari Ücretin üzerine çıktığı koşullarda talep edilen bu ücret az bile sayılır.
Yemeksepeti Çalışanlarının bir diğer talebi ise Nakliyat-İş Sendikası’nda örgütlenmelerinin önündeki tüm engellerin kaldırılmasıdır. Bilindiği gibi Nakliyat-İş Sendikası üç yıldır Yemeksepeti şirketinde örgütlenme faaliyetlerini devam ettirmektedir. Yemeksepeti Şirketi, evrakta sahtecilik yaparak bir gecede işkolunu değiştirmiş, Nakliyat-İş Sendikası’nın örgütlediği 2 bin çalışanın üyeliği bir bilgisayar tuşuyla düşürülmüştür. Bu durum aynı zamanda ülkemizdeki siyasi iktidarla Parababalarının nasıl etle tırnak gibi kaynaşık olduğunu bir kez daha göstermektedir.
Mevcut durumda Yemeksepeti Direnişi halkımız nezdinde büyük yankı uyandırmış, Yemeksepeti’nden verilen siparişler yer yer yüzde 70 oranında düşüş göstermiştir. Kamuoyunun geniş boyutta gündemine giren Yemeksepeti Direnişi aynı zamanda aralarında siyasilerin, sanatçıların ve demokratik kitle örgütlerinin de yer aldığı birçok kesimin desteğini kazanmıştır. Aralarında Konfederasyonumuz Birleşik Kamu İş’in de yer aldığı birçok demokratik kitle örgütü, Yemeksepeti’ne karşı boykot için kaleme alınan ortak deklarasyona açıktan imza koyarak İşçi Sınıfıyla dayanışmasını sergilemiştir.
Yemeksepeti Direnişi’ne ilişkin boykot çağrısının yanı sıra, Sendikamız Eğitim-İş de dahil olmak üzere çeşitli kurumlar tarafından destek açıklamaları yayımlanmıştır. Ancak netçe ifade etmek isteriz ki Yemeksepeti Direnişi, Nakliyat-İş Sendikası’ndan bağımsız olarak düşünülemez. Bu direnişte işçilere öncülük eden, her adımda onları yönlendiren, bir sonraki adımları işçilerle birlikte kararlaştıran ve hayata geçiren Nakliyat-İş Sendikası’dır. Bu yüzden Yemeksepeti Direnişi’ne ilişkin Nakliyat-İş Sendikası’nın anılmadığı bir açıklama yapmak eğer iradi bir tutum değilse, ki öyle olduğuna inanmak istiyoruz, kesinlikle büyük bir eksikliktir, yanlışlıktır.
Kendilerini hiçbir zaman İşçi Sınıfından ayrı gayrı görmeyen, çoğunluğu işgallerden, direnişlerden gelen Halkçı Kamu Emekçileri olarak; Türkiye İşçi Sınıfının yüzakı, Devrimci Sınıf Sendikacılığının Türkiye’deki öncüsü Nakliyat-İş Sendikası önderliğinde kararlıca direnen Yemeksepeti İşçilerini bir kez daha coşkuyla selamlıyor, başta kamu emekçileri olmak üzere tüm halkımızı Yemeksepeti Direnişi’ne destek vermeye, işçi düşmanı Yemeksepeti’ni boykot etmeye çağırıyoruz.
Zafer, direnen emekçinin olacak!
İşçi-memur el ele, örgütlü mücadeleye!
22 Şubat 2022
Halkçı Kamu Emekçileri