Kiminin yanarak, kiminin dumandan boğularak kiminin de göçük altında kalarak yaşamdan kopartıldığı, 301 maden işçisinin ölümün kucağına terk edildiği günün yıldönümü.
11 yıl önce açlık, yoksulluk ve işsizlik cehenneminden kaçarken bir lokma ekmek uğruna indikleri maden ocağında, bir avuç kömür için katledildi 301 madenci.
Soma Katliamı Davası’nda patronlara ödül gibi cezalar verildi. Patronlar, ölen her bir madenci kardeşimiz için sadece 8 gün hapisle cezalandırıldı.
Şimdi aynı mahkemeler, katliamdan sadece 47 gün önce madeni denetlemeye gelip “Hiçbir eksik yoktur.” raporu vermiş kamu görevlilerini yargılıyor. Ama onlara da ödül gibi suçlamalar yapıyorlar. Yatarı bile olmayan, kıytırık suçlamalarla konuyu kapatmaya çalışıyorlar. Bunlardan birisi mahkemede “Ben neden buradayım bilmiyorum” dedi. Onlara mahkemede 301 madencinin ailelerinin verdiği cevabı aynen tekrarlıyoruz: “Siz suçsuz, patronlar suçsuz, sendikalar suçsuz, devlet suçsuz. O zaman 301 neden öldü? Biz mi suçluyuz?” Bu yargılamalar da madenciye atılan bir tekmedir.
Soma Katliamı’nın 11. yılında hala bu ülkede madenciler Ermenek’te, Bartın’da, Siirt’te, Denizli’de, Şırnak’ta, İliç’te; AKPgillerin bekçiliği yaptığı Parababalarının sömürü düzeni madencilerin hayatını çalıyor. Buna kader diyorlar. Çalışırken ölmek neden sadece işçilerin kaderinde var?
Halkçı Kamu Emekçileri olarak ;
Ne Soma’yı ne de sana atılan o tekmeyi unuttuk!
Soma’nın ve tüm iş cinayetlerinin hesabını soracağız!
İnsanı sağmal sürü yerine koyan bu kanser düzenini yıkıp,
Halkın iktidarını kuracağız!
Kahrolsun Parababalarının Sömürü ve Soygun Düzeni! (13.05.2025)
Halkçı Kamu Emekçileri
ARŞİV
2 saat önceARŞİV
22 gün önceARŞİV
26 gün önceARŞİV
13 Mayıs 2025ARŞİV
13 Mayıs 2025ARŞİV
13 Mayıs 2025ARŞİV
13 Mayıs 2025